Not: Bu yazı, çeşitli kaynaklardan derlenen bilgilerden oluşmuştur, ve genel bilgilendirme amacı taşımaktadır. Bir doktor görüşü olarak alınmamalıdır. Nöral tüp defekti ve diğer sağlık problemleri hakkında güvenilir bilgi alabilmek için mutlaka hekiminize danışmanız önerilir.
Kısaca NTD olarak adlandırılan nöral tüp defekti, genel olarak bebeklerin beyin ve omurilik gelişimleri sırasında ortaya çıkan anormallikleri ifade eder. Nöral tüp, beyin dokusundan başlayıp omurga boyunca uzanan yapıya verilen isimdir. Bu yapının embriyonun döllenmesinden sonraki gelişimi aşamasında herhangi bir bölgesinde açık kalması, nöral tüp defektine sebep olur. Bu kusurlar sonucunda bebeklerin vücutlarının bazı bölümlerinde şekil veya işlev bozuklukları ortaya çıkar.
Nöral tüp defektlerinin nedeni kesin olarak bilinmemekle beraber bazı genetik ve çevresel faktörlerin etkisiyle meydana geldiği düşünülmektedir. Bu kusurların olasılığını artıran bazı nedenler ve riskli gruplar şöyle sıralanabilir:
Nöral tüp defektlerini ultrasonografi ve bir takım laboratuvar testleriyle önceden tespit etmek mümkündür. Fötal ultrasonografi, detaylı bir inceleme sonucu NTD bulgusu yakalamaya yardımcı olan seçeneklerden biridir. Vücuttaki alfa proteini (AFP) düzeyini ölçmek için yapılan üçlü veya dörtlü tarama testleri ile karyotip testleri de NTD’nin tespiti için başvurulan uygulamalardır.
En sık görülen nöral tüp defektleri, spina bifida ve anensefalidir.
Ayrık veya açık omurga anlamında gelen spina bifida, bebeklerin omurgasının herhangi bir noktasında meydana gelen açıklıkları tanımlamak için kullanılan bir terimdir. Dışarıdan fark edilmeyen ve yalnızca görüntüleme testleriyle anlaşılan spina bifida occulta, omurga gelişimi sırasında kapanmayan açıklığın dışarı sarkıp kese halini almasıyla oluşan meningosel ve açık bir omur görüntüsüyle karakterize olan meningomyelosel olmak üzere üç farklı çeşidi vardır.
Nöral tüp defektinin bir diğer çeşidi olan anensefali ise bebeklerde beynin veya kafatasının tamamlanamaması ile ortaya çıkan bir hastalıktır. Bu hasarla doğan bebeklerde beynin düşünme ve koordinasyon yetilerini sağlayan ön beyin bölümü bulunmamaktadır. Beynin geri kalan kısmı ise ya açık ya da kafatası kemiği ile kapanmış halde olabilir. Böyle vakalarda bebekler çok kısa bir süre hayatta kalabilmektedir.
Çoğunlukla genetik faktörler sebebiyle oluşan nöral tüp defektleri için kesin bir tedavi yöntemi yoktur. Ancak bu sorunların gelişiminde etkisi olan folik asit eksikliğini ortadan kaldırabilmek için, hamilelik dönemindeki kadınlara folik asit, ve folik asidin vücuttaki emilimini artırdığı bilinen B12 vitamini desteği almaları önerilmektedir.
Hamileyken yememeniz gereken yiyecekler, yapmamanız gereken aktiviteler, uzak durmanız gereken maddeler...
Çocukların gelişimlerini sağlıklı bir şekilde sürdürebilmeleri için gerekli belli başlı vitamin ve mineraller, bu yazıda...
Folik asit B grubuna ait vücutta depolanmayan bir vitamindir. Vücutta kan yapımı, yeni hücre oluşumu, DNA sentezi gibi önemli biyolojik süreçlerde rol oynar.